10 Nisan 2008 Perşembe
213. Yazı
9 Nisan 2008 Çarşamba
2001-2008, Vizyon Farkı
8 Nisan 2008 Salı
Ceza
Beşiktaş yönetiminin kalkar kalkmaz, Adnan Polat'ı arayarak, web sitelerinde yayınlamak üzere bir metin isteyeceklerini tahmin ediyorum. İtiraz için de onu ararlar mı acaba?
Mateja Kezman
Anket, Hayatınız Fenerbahçe Mi?
Her zaman 208 oy (85%)
Maçtan maça 16 oy (6%)
Abartmamak gerek 14 oy (5%)
Fenerbahçeli değilim 17 oy (6%)
The Rising Sun Over Europe
1-0 yenikken bile taraftara bir gol umudu, rakibe korkusu yaşatan, 2-0 olduktan sonra bile kalan 3 dakikada bile aynı hisleri sürdürten, bu rüyayı yaşatan Fenerbahçe.
Bugün bitiş değil başlangıç günü.
Bugün önümüzdeki sezonun başlangıcı.
Bugün, Şampiyonlar Ligi'ndeki çeyrek final sevincimizi, yarı finale kalamama üzüntümüzü yaşama günü.
Bugün Annemizin Kutsal Ligi'ne geri dönüş günü.
Bugün Şampiyonlar Ligi'nde önümüzdeki sezon yapacaklarımızın zeminini kalan 5 haftada alacağımız sonuçlarla hazırlama günü.
Uç Kanarya
Sahadakiler kendilerine düşen görevi yaparken biz kah tribünde kah televizyon başında, kah totem yapıp maçla ilgilenmezken kah radyoyu kulağına yapıştırırken, tek yürek olacağız yine.
Başka renkli yürekler de eşlik edecek hatta, ülke adına, göğüsümüzde gururla taşıdığımız bayrak uğruna.
Fenerbahçe ismini invincible (yenilelemecek kadar güçlü) sıfatıyla birlikte öğretmeye devam edeceğiz, adıyla, takımıyla, taraftarıyla.
Maç sonunda yine başımız dik, gururlu ayrılacağız sahadan, ister turla, ister tursuz. Yeneriz, yeniliriz, eleriz, eleniriz, futbolun içinde var. Bunlardan daha önemlisi biz Fenerbahçe'yiz. Herkese başarılar.
Mehmet Yozgatlı
Aykut Kocaman'la sağlam bir futbol anlayışına bürünen ve güzel bir takım olan İstanbulspor'un önemli oyuncularından birisi haline geldi.
2003/04 sezonunda Fenerbahçe'ye transfer oldu. İlk onbirde sık yer bulamamasına rağmen, oynadığı her maçta takıma faydalı oldu. Galatasaray'a attığı galibiyet golü sonrasında formasını çıkarıp (o zaman sarı kart cezası gerektirmiyordu) ismini değil, Fenerbahçe armasını gösterdi.
Oynadığı 4 sezonda 3 şampiyonluk yaşadı. Sağlam bir Fenerbahçeli olmasına rağmen sürekli oynama isteği, yaşının ilerlemesi ve Beşiktaş'ın geleneksel Fenerbahçe'den (ne kadar tutarsa tutsun) oyuncu alma durumu, 2007/08 sezonu başında, siyah beyazlı formayı giymesine neden oldu. Eski rakibine kaşı oynadığı ilk maçta, Bobo'ya asist yaptı. Sonra mı?
Bugün Millyet Son Dakika'da çıkan haberde başına top gelince sakatlandığı bilgisi vardı. Bu sezon ne mi yaptı? 7 kez forma giydi, bunlardan sadece 1 tanesinde ilk 11 başladı, 1 sarı kart gördü, asist veya golü yok.
7 Nisan 2008 Pazartesi
Invincible (Yenilemeyecek Kadar Güçlü)
Fenerbahçe 1-0 Inter (Deivid)
Fenerbahçe 2-0 PSV (Marcellis (kk), Semih)
Fenerbahçe 3-1 CSKA Moskva (Alex, Uğur 2)
Fenerbahçe 3-2 Sevilla (Kezman, Lugano, Semih)
Fenerbahçe 2-1 Chelsea (Kazım, Deivid)
Arkadaşına Gönder, Beyaz Sayfa
Birincisi bu kanka kulüplerin bir pankartı vardı, ne oldu? Bulamadılar da yenisini yaptıramadılar mı?
İkincisi Beşiktaş madem hakem hataları nedeniyle mağdur, şampiyonluktaki diğer rakibine, hem de Beyaz Sayfa açıklamasının hemen ertesi gününde, açıklamada yazdığı gibi '70 milyonun gözleri önünde emek ve puan hırsızlığı' yapılmışken, neden bir yazı daha patlamadı web sitesinde?
Resimde her iki kulübün Beyaz Sayfa açıklamaları var. Anlaşılan Beşiktaş yazarken daha fazla gaza gelmiş, Galatasaray ise biraz daha temkinli, ertesi günkü maçta yine birşeyler olursa durumu var yani :)
İşin güzel tarafı da Galatasaray'ın sitesinde, haberin altındaki ibare cuk oturmuş, arkadaşına gönder. Buradan Adnan Polat'ın haberi web sitesinde okuyup, altındaki arkadaşına gönder linkine tıklayıp, ydemiroren@besiktasjk.com.tr adresine gönderdiğini düşünmeli mi bilemiyorum :)
Not : Resimdeki yeşil olan yerler birbirinden farklı, gerisi ileri düzey copy/paste tekniği ile yayınlanmış.
Kuruluş Forması
Gelsin Kupalar
Sıralama, Kalan Maçlar
30. Ankaraspor D
31. Denizlispor
32. Galatasaray D
33. Gençlerbirliği
34. Trabzonspor D
2. Galatasaray 64 puan (2 deplasman)
30. Trabzonspor
31. İstanbul Belediye D
32. Fenerbahçe
33. Sivasspor D
34. Gençlerbirliği Oftaş
3. Sivasspor 61 puan (3 deplasman)
30. Kayserispor D
31. Ankaraspor
32. Denizlispor D
33. Galatasaray
34. Gençlerbirliği D
4. Beşiktaş 61 puan (2 deplasman)
30. Gençlerbirliği Oftaş
31. Rizespor D
32. Bursaspor
33. Ankaragücü D
34. Vestel Manisaspor
6 Nisan 2008 Pazar
Temizligçiler Göreve
Tarih 22 Şubat 2008, Ali SamiYen Stadyumu'nda, Türkiye Kupası maçı rövanşı oynuyoruz Galatasaray'la. Önce Lugano haksız bir sarı kart görüp, ikinci sarıdan atılıyor. Sonra yenik duruma düşmemize rağmen beraberliği buluyoruz. 15 dakika kala sahada iki top varken taç atmadığı gerekçesiyle komik bir sarı kartla, ikinci sarısını görüyor Gökhan, 9 kişi bırakılıyoruz. Rakip, dün gece panik açıklaması yapan Galatasaray. 9 kişi kalan Fenerbahçe'yi son dakikada yenip turu geçiyor. Hakem çok düşük bir puan alıyor ve dinlendiriliyor. Dün saldırdıkları federasyon ve merkez hakem kurulunun ataması oysa hakem Cüneyt Çakır.
Dün yani 4 Nisan, Deivid ceza alanında rakibin elleri sırtındayken yere düşüyor/düşürülüyor, hakem penaltı kararını veriyor. Şaşkınlık normal zira Fenerbahçe'ye bu sezon hak ettiği 7 penaltısı verilmemiş. Bu penaltı ucuz geliyor. Hayır bana da ucuz geliyor da sen ceza alanında topa koşan rakibinin sırtına elini koymayacaksın, iş bu kadar basit. Nasıl ki ne kadar hatalı olursa olsun, bir sarı kart görüp, saha sonra hakeme gözlük işareti yapan Lugano hatalıdır, Koray da aynı derecede hatalıdır.
Bu arada maç içinde Kayserispor'un sürekli uf olup yerlerde sürünmesi, hakemin her sakatlanma numarasında sahaya sedye, masör, doktor, kim varsa çağırıp sözde tedaviyi saha içinde yapması ve buna rağmen ilk yarıyı sadece 1 dakika uzatması, Fenerbahçeli futbolcular sakatlandığında tedavinin kenarda yapılması ve oyuna ısrarla geç alınması, kaleci Ivankov'un her avut atışında en az 30 saniye yemesi ve bir kez dahi uyarılmaması gecenin diğer noktaları.
Biraz daha geçmişe dönelim, çok eski değil bu sezondan bahsedelim; Denizli deplasmanında Ümit Karan'ın rakibin arkadan dokunmasıyla yere düşüp penaltı kazanan ve son dakika penaltı golüyle maçı 2-1 alan Galatasaray, Manisaspor maçında son dakikada Hakan Şükür'ün geriye doğru atlayıp hakemi kandırması ve son dakika penaltısıyla maçı 2-2 berabere bitiren Galatasaray, Antep deplasmanında, Servet'in son dakikada 2 metre ofsayttayken attığı golle beraberlikle dönen Galatasaray.
Bu arada önce bir açıklama da kendisi yapmaya çalışan, sonra geç saatte kafayı toparlayamayıp Galatasaray'ın açıklmasındaki Galatasaray Spor Kulübü ismini Beşiktaş Jimnastik Kulübü diye değiştirip yayınlayan Beşiktaş'ı da tebrik etmek gerekiyor. Şampiyonluun yarınlara kaldığını anlamamışlar hala.
5 Nisan 2008 Cumartesi
Kayhan Kaynak
14 Ekim 1960 doğumluydu Kayhan. Kalbine yenik düştüğünde, sadece 34 yaşındaydı. Yani futbolu bırakma yaşı gelmeden, yaşamı bırakıp gitti.
Fenerbahçe - Kayserispor Maç Öncesi
Ligin son 6 haftası dün oynanan maçla başladı. Bugün ise bizim Kayserispor'la oynayacağımız maçla sürecek. 2 puan + ikili averaj avantajımızla liderliğimiz sürüyor. Ve kalan 6 haftadaki fikstür dezavantajımızın en çok avantajlı haftasındayız. Birincisi 3. Sivas ile 4. Beşiktaş bu hafta oynuyor, ikincisi 2. Galatasaray, Türkiye Kupası'nda 1-0 yenildiği Gençlerbirliği ile deplasmanda karşılaşıyor. Sözün kısası şu, alacağımız galibiyet sonrasında rakiplerin muhtemel puan kayıpları, farkın açılmasına neden olabilir.
Bu nedenle, Chelsea rüyasından uyanmamız, Kayserspor'u yenmemiz şart. İlk yarıdaki maç 1-1 tamamlanmış, Edu faul yapmadan bir sarı kart, elle oynamadan bir sarı kart daha görüp oyun dışı kalmıştır. 10 kişi tamamladığımız maçı beraberlikle bitirmiştik.
Not : Büyük sallamışım burada. Tamamen unutmuşum ilk yarıdaki skoru. Oysa 2-1 yenilmişiz :(. Özür.
Şimdi durum değişik. Öncelikle beşinci sırada yer alan Kayerispor'un ne dördüncüyü yakalama ne de altıncıya yakalanma olasılığı yüksek. Muhtemelen ligi 5. tamamlayacaklar ve Avrupa Kupalarına katılmak için tek şansları olan Türkiye Kupası'nda sarılacaklar. Kaldı ki yarı final ilk maçında Rizespor'u hem de deplasmanda 3-0 yenerek, finali neredeyse garantilediler. Şimdi rakibi bekliyorlar.
Diğer yandan bu demek değildir ki Süper Lig'i bıraktılar. Zira, Şampiyonlar Ligi çeyrek finalisti, hatta yarı final adayı Fenerbahçe'ye karşı oynamak büyük bir prestij imkanı, özellikle fubolcular, bireysel olarak çn planda olma şansını değerlendimek isteyeceklerdir.
İşin Kadıköy tarafına bakınca ortada net bir resim var aslında, bugüne kadar oynanmış 26 maçın 15'ini kazanmışız. Kadıköy'deki 11 maçta ise 9 galibiyet, 1 beraberliğimiz var. İstatistilerle ilgili detaya çok takılmamakta da fayda var tabi.
Kayserispor İstanbul'a, web sitelerindeki habere göre 3 as oyuncusu olmadan geliyor, Mehmet Topuz, Gökhan Ünal ve sarı kart cezalısı Toledo yoklar. Bu doğal olarak avantaj. Bizde ise Zico'nun nasıl bir kadro kuracağını bilmiyoruz. Sakatlığı geçen Carlos'un, salı provası için ilk onbirde sahaya çıkacağını düşünüyorum. Diğer yandan beyin travması geçiren Edu'nun da dinlendirileceğini sanıyorum, yerine Yasin çıkar sahaya. Beklediği kadro aşağıdaki gibi;
Gökhan . Lugano . Yasin . Carlos
Selçuk . Aurelio
Deivid . Alex . Uğur
Kezman
Gökhan . Lugano . Yasin . Carlos
Aurelio
Kazım . Deivid . Uğur
Kezman . Semih
4 Nisan 2008 Cuma
UEFA 2008
Şu küçümseme olayı yok mu, bayılıyorum. Kuralar öncesinde de Schalke 04 isteniyordu. Hadi, Barça (barsa okunur), Manu yerine tercih edilir tabi de millet kolay kura olarak görüyordu 04'ü. Oysa adamlarla 2 maç yapmışız, galibiyetimiz yok :) Neyse biz Şampiyonlar Ligi'ne devam ediyoruz. Hatta ilk kez nisan ayında devam ediyoruz. İnşallah devamı da gelecek. UEFA Kupası'nda nedir durum bir bakalım.
Getafe yapmış sürprizi, ilk kez katıldığı kupada çeyrek finale kadar gelmiş, kurada çekmiş Bayern'i. Kupanın büyük favorisi Bayern. İlk maç Almanya'da, İspanyol takımı 1-1'lik beraberlikle döndü deplasmandan. Bakalım sürpriz devam edecek mi?
Rangers, evinde Sporting'le berabere kaldı, avantaj sağlayamadı. PSV ise, Fiorentina deplasmanından 1-1 beraberlikle döndü. Deplasmanda attığı golle avantajı sağladı.
Gecenin enteresan skorlarından birisi de yine Almanya'da çıktı ortaya. Galatasaray'ı 5-1 yenerek sürklase eden Leverkusen, bu sefer baltayı taşa vurdu. Fatih Tekke'nin takımı Zenit, gitti 4-1 yendi, döndü evine. Leverkusen şaşırdı ne olduğunu tabi.
Yarı finale bence, Bayern, Sporting, PSV ve Zenit kalırlar. Favorim Bayern tabi ki, ne olacağıdı?
3 Nisan 2008 Perşembe
Teşekkürler
Fenerbahçe Spor Kulübü, tüm şampiyonlukları kazandığı yüzüncü yılı sonrasında, bu başarıların raslantı olmadığını kanılayan Avrupa Kupası başarılarıyle bir adım daha attı büyük yürüyüşünde. Bayan ve erkek basketbol takımları çeyrek finali gördüler, erkek futbol takımı Şampiyonlar Ligi'nde yarı final kovalıyor, masa tenisi finalde. Teşekkürden başka var mı başka söze?
2 Nisan 2008 Çarşamba
The Rising Sun Over Europe
Fenerbahçe 2-1 Chelsea
B Grubunda, Schalke 04, Rosenborg ve Valencia ile çekişmiş Chelsea. Kendi evinde 1-1'lik Rosenborg beraberliği ile başlamışlar işe. Sonra deplasmanda Valencia'yı 2-1 yenerek devam etmiş. O maçta yediği tek golden sonra, bugünkü maça kadar kalesini kapamış gole. Toplam 6 grup, 2 de ilk 16 maçı olmak üzere 8 maçta, sadece 2 gol yemiş. Hiç de yenilgi yüzü görmemiş arada.
Grup maçlarında kendi evinde oynadığı 3 maçtan ikisi beraberlikle bitmiş. Yukarıda belirttiğim gibi ilk maç Rosenborg'la 1-1, daha sonra da Valencia ile 0-0. İlk 16'da ise Olympiacos'la deplasmanda 0-0'lık beraberlik sonrasında 3-0 kazanıp rakibimiz olmuş.
Bugün, ilk yarısında iki takım arasındaki gömlek farkını net bir şekilde gördüğümüz, kaleyi bulan bir şutumuz olmadığı, buna rağmen yine bir talihsizlikle kendi kalemize attığımız bir gol var, 1-0 yenik kapatıyoruz devreyi.
Drogba, Lugano ve Edu'nun yanından rüzgar gibi geçiyor. 4-2-3-1 dizilişi ile sürekli ileride basıp top yapmamızı engelliyorlar. Hakemin sert futbola izin vermesi nedeniyle fiziki mücadelelerde yenik düşüyoruz. Alex'in daha ilk dakikalarda sekmeye başlaması da işin cabası. Uğur'un etkisiz futbolu da sırıtıyor. Volkan ve Maldonado eşlik ediyor sahanın çubuklu giyen en iyisi Deivid'e.
Sonra mı? Sonradan öncesinde, Şampiyonlar Ligi'nde evindeki 6 tüm maçını da kazanan Fenerbahçe sahada. Asist kralı Alex, gol krallığında Deivid 3. sırada. Rakip hala favori, final hala rüya. Ama o rüyayı bize gösteren var.
Allah Cezanızı Versin
Hayatım Fenerbahçe
Fenerbahçe - Chelsea
Not : Allah mı yazdırdı acaba, çeyrek finalist yerine yarı finalist demişim. Düzeltiyorum.
Bu Akşam Fenerliyim
1 Nisan 2008 Salı
Zico ve Adamları
Futbolculuğu Kadar Adamlığına Bakmak
Fenerbahçe'nin transfer politikasında bunun olması gerekiyor. Yani Lugano yer almamalı Fenerbahçe'de veya böyle açıklama yapacak başka bir futbolcu. Ben rakibe saygıyı elden bırakmayan, futbol oynayan, mücadele eden futbolcu istiyorum. Acaba çok mu istiyorum?